GÜNDEM
Giriş Tarihi : 31-08-2022 14:38   Güncelleme : 31-08-2022 20:07

Kılıçdaroğlu Samsun'da konuştu: Kul hakkı yiyenlerle mücadele etmek benim için şereftir

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Samsun’daki grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Kılıçdaroğlu ile ilgili size pek çok şey anlatabilirler. Bir şeyden emin olmanızı isterim. Kılıçdaroğlu'nun mücadele ettiği kişiler kul hakkı yiyen kişilerdir. Onlarla mücadele etmek benim için şereftir, onurdur" dedi. Kılıçdaroğlu, "Zaman zaman gazetelerde, iktidar kanadının televizyon kanallarında 'o bunu söyledi, bu bunu söyledi, masa dağıldı' bunların hepsi hikaye. Bize niçin cumhurbaşkanı adayınızı göstermiyorsunuz diyorlar. Önce biz hangi konularda görüş birliğine vardık bunun üstüne konuşmamız lazım. Birliktelikte ne yapacağız, neler yapılacak, hangi komisyonları kuracağız önce bunları tespit edeceğiz ardından Cumhurbaşkanı adayımızı seçeceğiz ve kamuoyuna duyuracağız. 13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı'nın seçtiği cumhurbaşkanı adayı olacak" dedi.

Kılıçdaroğlu Samsun'da konuştu: Kul hakkı yiyenlerle mücadele etmek benim için şereftir

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, grup toplantısı için geldiği Samsun’da önce Havza İlçesi'ndeki Atatürk Evi’ni ziyaret etti.

Burada Havzalılara hitap eden Kılıçdaroğlu, "Sizin görkemli bir tarihiniz var. Bu ülkeyi kurtaran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü burada sizler ağırladınız. 18 gün bağrınıza bastınız. 18 gün Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Havza’da konaklaması, kurtuluşun arka planını burada planlaması sizin açınızdan da Türkiye Cumhuriyeti Devleti açısından da bizler açısından da vatandaş olarak son derece önemli. Tarihinizin değerini bilin. Bu tarihi yaşatın, evlatlarınıza öğretin. Bizler de öğreteceğiz. Eğer tarihimize sahip çıkarsak geleceğimize sahip çıkarız. Tarihimizi iyi bilirsek, geleceğimizi daha sağlıklı inşa ederiz. O nedenle bir ulusun, bir kentin tarihi, bir ilçenin tarihi aynı zamanda bir ülkenin tarihi demektir” dedi.

Daha sonra Vezirköprü ilçesine giden Kılıçdaroğlu burada muhtarlar, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş insanlarıyla biraraya geldi. Ardından  Kavlağan Ağacı Meydanı’nda vatandaşlara seslenen Kılıçdaroğlu, “Korsan bir miting düzenlemişsiniz, hepinizi Silivri’ye göndereceğim. İşin şakası bir tarafa, beni dikkatle dinlemenizi isterim. Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlar iyi değil. Her birimizin sorumluluğu var. Benim de sorumluluğum var. Ben, günün 24 saati bu ülke için çalışıyorum, cebim için değil. İktidar sahipleri gibi değilim ben. Kul hakkı yemem ama kul hakkı da yedirtmem. Bunu herkesin bilmesi lazım. ‘Milletim ile helalleşeceğim’ dedim. Evet helalleşeceğiz. Kul hakkı yiyenlerle benim helalleşme şansım yok. Onu da ifade edeyim. Bu memleketin hapishanelerinde masum insanlar, haksızlığa uğramış insanlar var. Bunu biliyorum. Bir şeyi unutmuyorum. Devletin dini adalettir ve bu ülkeye adaleti getirmek için elimden ne geliyorsa tamamını yapacağım. Ben; Beşli Çetelerin, mafyanın, uyuşturucu baronlarının adamı değilim. Ben; esnafın, çiftçinin, emeklinin, işçinin, alın teri ile geçinen herkesin adamıyım. Fakir, fukaradan yanayım. Bu topraklarda bir çocuk yatağa aç giriyorsa, o gece devleti yönetiyorsam ben, o gece uyuyamam. Herkesin karnı doyacak; her evde huzur, bereket olacak. Çiftçi, emekli, esnaf kazanacak. Esnafa ve çiftçiye sözüm var. İktidar olduğumuzda ilk bir hafta içinde çiftçinin, esnafın bankalardan aldıkları kredilerin faizlerini sileceğim. Diyeceksiniz ki ‘Parayı nereden bulacaksın’. Öyle diyorlar ya bana; ‘Parayı nereden bulacaksın?’. 27,5 yıl devlete hizmet ettim. Bunun büyük bir kısmı Maliye Bakanlığı’nda geçti. Paranın, pulun, israfın, haksızlığın ne olduğunu gayet iyi bilirim. Haksızlık yapana, devletin beytülmaline el uzatana asla izin vermeyeceğim. Parayı Beşli Çetelere, uyuşturucu baronlarına değil, parayı onlardan alıp bu millete vereceğim" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, konuşmasında, "Vakıf kurmuşlar, vakıf ayaklarında. ‘Efendim, Türkiye’de vakıf kuralım, bir vakıf da Amerika’da kuralım, buradan milyon dolarları oraya götürelim, Manhattan’da öğrenci yurdu yapalım.’ Sen onu benim külahıma anlat. Sen parayı yurt dışına götürüyorsun değil mi? Ben, bu millete söz verdim; o paraları son sentine, son dolarına kadar getireceğim ve bu milletin hizmetine vereceğim. Benimle televizyonlara çıkıp tartışmaya cesaret edemiyorlar. Korkuyorlar. Niye korkuyorsun. Haklı olan, alnı temiz olan korkmaz. Kul hakkı yemeyen korkmaz. Siyaset, halka hizmet aracıdır. Siyasete giriyorsan zenginleşme olmaz. Siyasete giriyorsan köşeyi dönme olmaz. Siyasete giren adamın malı, mülkü, hanı, hamamı, gemileri, uçakları olmaz. Siyaset halka hizmet etmektir, halka hizmet edeceksin. Vatandaşın arabası olacak. Vatandaşın huzuru olacak. Gerekirse vatandaşın imkanları fazla olacak. Bunların olmadığı bir ülkede biz niye yaşayalım? O nedenle gençler diyorlar ki ‘Biz yurt dışına gideceğiz’.  Bütün genç arkadaşlarıma sözümdür; Türkiye’nin kaderini sizler belirleyeceksiniz. Genç arkadaşlarım, 7,5 milyon genç ilk kez sandığa gidecek ve oy kullanacak. Umudunuzu kaybetmeyin, umudunuzu büyütün. Asla ve asla unutmayın; Türkiye’nin kaderini belirleyecek olan, bu ülkenin 7,5 milyon genci. O gençlerin tek tek alınlarından öpüyorum” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Havza ve Vezirköprü ziyaretlerini ardındana partisinin Bafra Kültür Merkezi'nde düzenlenen grup toplantısına katıldı. Kılıçdaroğlu, burada ilk olarak CHP'ye yeni katılan 600 kişiyi temsilen 11 kişiye rozet taktı.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle:

Türkiye'nin yeni bir iklime ihtiyacı var. Kavgadan uzak durmaya, barışmaya, beraber olmaya, mücadele etmeye hepimizin ihtiyacı var. Çok ayrıştık, çok kamplaştık. Komşumuzun kimliğini sorgulamaya başladık. Buradan Türkiye'yi çekip çıkarmamız lazım. Ben Türkiye'de bu iklimi yaratmaya talibim ve mutlaka yaratacağım.

Vezirköprü ve Bafra'da da bizim oyumuz çok düşük ama kabahati arayacaksak bizde. Gelmedik, sofranıza oturmadık. Ankara'da laflar ettik. Olmuyor. Olması gereken gideceksin vatandaşın ayağına. Bir derdi var mı yok mu onu parlamentoya taşıyacaksın. Yeni bir iklim var. Bu iklimin altında hepimiz huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bu iklimi yaratmaya çalışıyorum.

Toplumla helalleşmek istedik. Kusurumuz, yanlışımız var dedik ama erdemli insan hatadan ders çıkaran insandır. O nedenle geldik, birlikteyiz.

Samsun'un bizim için ne kadar değerli bir olduğunu biliyorum. Milli Kurtuluş Savaşı içerisinde ilk kıvılcımın yandığı yerdir. Bu bölge bizim açımızdan da bütün dünya açısından da çok önemli. Çünkü verdiğimiz mücadele bütün mazlum milletlere örnek bir mücadeleydi.

Yarın 1 Eylül, balıkçılar çıkıyorlar. Onlara 'Vira' diyelim. Onlara bereketli günler dileyeyim. Onlarında büyük sorunları var. Ben bu ülkenin beşli çetesine talip değilim. Ben bu ülkenin fakirine, sorunlarına talibim. Herkesin sorunlarını çözme konusunda irade ortaya koyarsak o zaman ülke gerginlikten kurtulur.

Sorunu bilmek yetmez. Nasıl çözeceğini de anlatmak lazım. Çiftçinin sorununu biliyorum. Burada yıllarca çalışan şeker fabrikasının kapısına kilit vurulduğunu da biliyorum. 34 yıl sonra Türkiye ilk defa şeker ithal etti. Hepsi vardı, çetelere çalıştılar. Beşli çetelerin burnundan getireceğim. Paraları götürüyorlar, tamamını getireceğim. Bay Kemal de bunu seyredecek, yemezler. Tamamını geri getireceğim. Benim davam haramilerden bu milleti temizleme, ayıklama davasıdır. O nedenle benim mücadelem sizin mücadelenizdir.

Çiftçi kardeşim üretiyor. Hollanda toprak olarak Konya'dan küçük ama tarım ihracatı Türkiye'nin 5 katı. Niye dışarıdan saman, et, buğday ithal ediyoruz? Eskiden tütün ihraç ediyorduk şimdi ithal ediyoruz. Bütün bu gerçekleri bilerek sandığa gitmenizi istiyorum. Önyargılarınızdan arınmanızı istiyorum. Çiftçi sana kırmızı mazot vereceğim kardeşim. Denizdeki yata hangi fiyattan veriyorsan çiftçiye de o fiyattan vereceksin. Havza bazlı planlama yapılacak.

Cumhuriyetin kuruluşunda bu felsefe vardı. TMO, Fiskobirlik, TARİŞ bunun için kuruldu. Batının egemen güçleri 'Siz tarımla uğraşmayın' dediler. Bizde toprakları ekmemeye başladık. Her şey ateş pahası oldu. Pandemi bize tarımın stratejik sektör olduğunu hatırlattı. Gazi Mustafa Kemal boşuna dememiş 'Çiftçi milletin efendisidir' diye. Hala biz iktidar sahipleri Mustafa Kemal'in değerini yeteri kadar anlayabilmiş değiliz.

Kırsalda çalışan kadınların ve gençlerin tamamı sigortalı olacak, primlerini devlet ödeyecek. Üreticiyi desteklerseniz beklediğinizden daha iyi sonuçlar alırsınız. Sizin seçtiğiniz tarım bakanı Fransa'ya gidip Fransa tarımına yaptığı katkı dolayısıyla nişan alıyorsa demek ki bir sorunumuz var. Buradan Türkiye'yi çekip çıkaracağız. Üretiminden, alın terinden yana politikalar oluşturacağız.

Kırsal alanda şu anda sadece imam kardeşlerimiz görevli. Kapanan okulları açacağız, öğretmen de olacak. Kırsal kesimde hayvancılık yapıyorsa veteriner, tarım yapılıyorsa ziraat mühendisi, teknisyeni olacak. Bunları sosyal devlet yapacak. Bu aynı zamanda istihdam yaratmak demektir. Çiftçi kardeşim hiç meraklanma. İktidar olduğumuzda göreceksiniz ilk bir hafta içinde sizin bankalardan ve tarım kredi kooperatiflerinden çektiğiniz kredilerin faizlerini tak diye sileceğiz. Esnafın da kredilerinin faizlerini sileceğiz. Parayı nereden bulacaksınız diyeceksiniz? Beşli çete nerede... Milyarlar götürdüler milyarlar... Milyar dolarlar götürdüler. Hala götürüyorlar. Bu kardeşinizin onların tamamını kesecek. O paranın tamamını üretene...

ABD'deki, Avrupa'daki enflasyonun bizimle ne ilgisi var? Bizim cebimizdeki paralar oraya gidiyor. Siz de anlatın. Yeter artık ya, milleti soydular, perişan ettiler. Ben bugün Bafra'dayım. Oyumuzun en düşük olduğu bir yerdeyim. Özellikler buraya geldim çünkü bizim bir eksiğimiz, yanlışımız vardır. Sıcak, samimi ilişkiler kurmadık zamanında. İlişkiler kurmak istiyoruz, biz doğruları anlatıyoruz.

Olay bir parti olayı olmayı çoktan aşmış. Olay bir Türkiye olayı. Burada güçlü bir milliyetçi damar olduğunu da biliyorum. Bizim 6 okumuzdan birisinin 'Milliyetçilik' olduğunu hiç kimse unutmasın. İlk bir hafta içinde Katar ordusuna verilen Tank-Palet fabrikasını alıp Türk ordusuna vereceğiz. Bizim milliyetçiliğimiz onlarınki gibi değil. Bütün askeri hastaneleri açacağız. Süleyman Şah Türbesi'ni kaçırdılar. Bir hafta içinde kendi toprağımıza getireceğiz.

Türkiye üretirse güçlü olur. Üretmeyen bir ülke sömürge haline gelir. Bizim aynı zamanda milliyetçilik anlayışımız katma değeri yüksek ürün üretme anlayışıdır. Söz sahibi olacaksınız dünyada.

Adalet en büyük sorunumuzdur. Ülkeye adaletin gelmesi lazımdır. Geçen gün öğretmenler bir hak talebinde bulunuyorlar. Öğretmenler yerde sürükleniyor olmaz, öğretmenin yerde sürüklendiği bir ülke olmaz. Öğretmen başımızın tacıdır. 'Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum' diyorsa Hz. Ali, biz öğretmenlere değer vermek zorundayız.

Bir Millet Masası kurduk ama sayı 6 kişi. Altımız ortak hareket ediyoruz. 6 lider bir araya geldik. Zaman zaman gazetelerde, iktidar kanadının televizyon kanallarında 'o bunu söyledi, bu bunu söyledi, masa dağıldı' bunların hepsi hikaye. Bize niçin cumhurbaşkanı adayınızı göstermiyorsunuz diyorlar. Önce biz hangi konularda görüş birliğine vardık bunun üstüne konuşmamız lazım. Birliktelikte ne yapacağız, neler yapılacak, hangi komisyonları kuracağız önce bunları tespit edeceğiz ardından cumhurbaşkanı adayımızı seçeceğiz ve kamuoyuna duyuracağız. 13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı'nın seçtiği cumhurbaşkanı adayı olacak.

Pirinç fiyatları. Buradan çıktıktan sonra pirinç tarlasına gideceğim, orada açıklayacağım. Pirinci derdini, eken çiftçi bir anlatacak.

Moralinizi sakın bozmayın. Sevgili gençler sakın üzülmeyin. Türkiye güçlü bir ülkedir. Bunların tamamını yapacağız, tek desteğimiz sizlerdir. Bize katılın, Türkiye'yi aydınlığa çıkaralım.

Kılıçdaroğlu ile ilgili size pek çok şey anlatabilirler. Bir şeyden emin olmanızı isterim. Kılıçdaroğlu'nun mücadele ettiği kişiler kul hakkı yiyen kişilerdir. Onlarla mücadele etmek benim için şereftir, onurdur.

ÇİFTÇİLERLE GÖRÜŞTÜ
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, daha sonra  Alaçam İlçesi Doyran Mahallesi'ne giderek burada  çeltik tarlasında çalışan çiftçilerle sohbet etti. Kılıçdaroğlu, devlet tarafından çiftçilerin mutlaka desteklenmesi gerektiğini belirterek, "Benim şahsi kanaatime göre uzun dane çeltik 20, orta dane 18 lira olmalı" dedi. Kılıçdaroğlu, Yenice Mahallesi'nde vatandaşlarla da bir araya gelerek sohbet etti.

TEKNOFEST'İ GEZDİ
Kılıçdaroğlu Atakum Belediyesi Sanat Merkezi'ne de gittikten sonra Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST'in düzenlendiği Samsun Çarşamba Havalimanı'na   geldi. Burada Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu, stantları da gezdi ve "Türkiye teknoloji alanında, özellikle de savunma sanayi alanında güzel yatırımlar yapıyor ve hepimizin de bu yatırımlara destek vermesi lazım, bu kadar basit bir şey. Bu yatırımlara kalkıpta A partisi B partisi ayrımı yapmak da yanlış. Sonuşta yapan bizim insanlarımız. Burada çalışanlar, üniversitelerde okuyan öğrenciler, onlar da bizim evlatlarımız. Bizim evlatlarımızın yaptığı başarıları kim gölgelemek isteyebilir" dedi.